Yardımcı Üreme Teknikleri Nelerdir?

Yardımcı üreme teknikleri, doğal yollar ile gebe kalamayan çiftlere uyguladığımız tıbbi yöntem ve tedavilerdir. Doğal yollarla hamileliğin gerçekleşmemesi durumunda uygulanan farklı tedavi yöntemleri vardır. Yumurtalıkların uyarılması (ovaryan indüksiyon) ve aşılama (intrauterin inseminasyon), tüp bebek (IVF, ICSI) tedavileri bu yardımcı üreme teknikleri arasında yer almaktadır. YÜT ne demek tıp diye araştırma yapan kişiler bu kısaltmanın yardımcı üreme teknikleri kelimelerinin ilk harfleri ile oluşturulduğunu bilmelidir. Çiftlerin çocuk sahibi olabilmeleri için uygulanan bu yöntemler her çift için özel olarak planlanır.

Peki, tedaviyi nasıl planlıyoruz? İlk olarak çiftlerin çocuk sahibi olma girişimleri sonucunda doğal yollar ile gebe kalamama sebeplerini araştırıyoruz. Bu araştırma sonrasında aşılama veya tüp bebek tedavisi uygulamaya karar veriyorsak çiftimiz ile konuşup, detaylı bir program çizdikten sonra tedavimize başlıyoruz. Tüp bebek nasıl oluyor sorusu tam da bu aşamada çiftlerin yönelttikleri soru oluyor. Tüp bebek tedavi yöntemi ilk kez İngiltere'de uygulandı ve bu yöntemle 1978 yılında doğan Louise Brown yardımcı üreme teknikleri alanında büyük bir değişimin habercisi oldu. O zamandan bu zamana dek tüm dünyada tüp bebek uygulamaları hızla arttı. 1992 yılından beri tüm dünyada uygulanmaya başlanan ICSI (Mikroenjeksiyon) yöntemi ile tüp bebek tedavisi yeni bir dönem başladı ve pek çok çift bu yolla çocuk sahibi oldu.

doc-dr-cigdem-abide

Yardımcı Üreme Yöntemlerine Ne Zaman Başvurulmalıdır?

Üremeye yardımcı tedavi nedir sorusuna yanıt aldıktan sonra çiftlerin akıllarındaki bir diğer soru da bu yöntemlere ne zaman başvurulması gerektiğidir. Herhangi bir doğum kontrol yöntemi kullanmadan, doğal yöntemler ile, 1 yıl düzenli bir şekilde ilişkiye giren çiftlerde gebe kalınamaması durumunda yardımcı üreme yöntemlerinden faydalanılır. Fakat bu süre 35 yaş üzerindeki kadınlar için 6 aydır. Yani çocuk sahibi olmak isteyen 35 yaş üzerindeki kadınlar 6 ay içerisinde hamile kalamamaları durumunda yardımcı üreme yöntemlerine başvurmalılar.

Gebe kalmak isteyen ancak belirtilen süreler içerisinde doğal yollarla hamileliği başlamayan kadınlar ve partnerleri için kullanılacak yöntem yapılan tetkiklerin neticesine bağlıdır. Kliniğimizde muayene ve birtakım tetkikler sonrasında, önceden tedavi aldı iseniz bunlar da incelenip, kısırlığa sebep olan durumunuz araştırıldıktan sonra kişiye özel tedavi planı uygulamaktayız.

tup-bebek

mikroenjeksiyon

Yardımla Üreme Teknikleri Hangi Tedavi İçin Geliştirilmiştir?

Yardımla üreme teknikleri doğal yollarla hamile kalamama durumunun tedavisi için geliştirilen tekniklerdir. Hamile kalmayı engelleyen faktörler oldukça çeşitlidir.

Gebe kalmaya engel durumlar arasında şunlar sıralanabilir;

  • Yumurtalarda görülen bozukluklar (PCOS, adet düzensizliği, testosteron hormonunun artışı)
  • Partnerlerden birinde ya da ikisinde görülen kısırlık (infertilite)
  • Fallop tüplerinin kapalı ya da tıkalı oluşu
  • Cinsel yollar ile bulaşan hastalıklar
  • Kadınlarda ileri yaş ve menopoz döneminin başlaması
  • Obezite ( aşırı kiloluluk)
  • Çikolata kistleri
  • Sigara ve alkol tüketimi
  • Erkek sperm kalitesizliği

yardimci-ureme-teknikleri

uremeye-yardimci-tedavi

Yardımcı Üreme Teknikleri Kimlere Uygulanır?

Yumurtalıkların uyarılması (ovaryan indüksiyon) ve aşılama (intrauterin inseminasyon), tüp bebek (IVF, ICSI) ve benzeri yardımcı üreme teknikleri çocuk sahibi olmak isteyen ancak olamayan çiftlere uygulanır. Hangi yöntemin uygulanacağı hekim tarafından belirlenir. Uzman doktor çiftin sağlık geçmişi ve güncel durumunu tetkik ettikten sonra hangi yöntemin uygulanacağı ile ilgili bilgi verir ve bebek sahibi olmak isteyen çift ile anlaşmaya varıldığında tedaviye başlanır. Tedavi süresi ve tedavinin ne kadar işe yarayacağı ile ilgili istatistikler olsa da bu durum tamamen kişilere özeldir. Bir yöntem denendikten sonra farklı bir yöntem denenebilir ya da yöntemde değişikliğe gidilebilir.

Doç. Dr. Çiğdem Yayla Abide

İngilizce eğitim veren Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesini 1998 yılında kazanarak; Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı olma yolunda ilk adımlarını atan Doç. Dr. Çiğdem Yayla Abide, 2005 yılında Tıp Eğitimini başarı ile tamamlamıştır. Tıp Fakültesinde göstermiş olduğu üstün başarının ardından, TUS sınavında yüksek derece ile ilk tercihi olarak kazandığı Zeynep Kâmil Kadın ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, göreve başlamıştır. Devlet hizmet yükümlüğünü yerine getirmek için Nallıhan Hastanesinde 2011- 2014 yılları arasında çalıştıktan sonra, Zeynep Kamil Hastanesine geri dönmüştür. 2018 yılında Doçentlik ünvanını almış ve Zeynep Kamil Hastanesi’ nde eğitim kadrosunda görev almıştır. 2021 yılında Zeynep Kamil Hastanesinden ayrılmış ve 2022 yılı itibarı ile İstanbul Ataşehir kadın doğum kliniğinde bilgi ve tecrübesini hastaları ile paylaşmaya başlamıştır.