Hamilelik ve Doğum

Tıbbi literatürde ‘abortus’ olarak bildiğimiz ‘düşük’, gebeliğin 20. haftasından önce veya bebek yani fetüs 500 gram ağırlığa ulaşmadan gebeliğin sonlanmasıdır. Düşük çeşitleri arasında erken düşük, geç düşük, kendiliğinden düşük, kaçınılmaz düşük, tam olmayan düşük, tam düşük, fark edilmemiş düşük, isteğe bağlı düşük sayılabilir.  

Anne adaylarının gebeliğin başından beri en merak ettiği ve en çok tedirgin oldukları mevzulardan biri doğum çeşitleri konusudur. Gebelik dönemindeki kadınlar sezaryen mı, normal doğum mu, suda doğum mu, epidural ile doğum mu yapacakları konusunda gebeliğin başında doktorlarına danışırlar ancak ilk dönemler doğum şekli konusunda bir karar vermek pek doğru olmayacaktır.

Doğum yapmış anneleri, aksi bir durum olmadıkça normal doğumdan 24 saat sonra, sezaryendan 48 saat sonra hastaneden taburcu etmekteyiz.  

Hamilelikte yaşanan hastalıklar anne adaylarını en çok endişelendiren konulardan biridir. Hamilelikte çıkan hastalıklar konusunda kaygılanmak gayet doğal olsa da bu konu strese sebep olmamalıdır. Gebelik dönemi anne adaylarının sağlık yaşama geçtikleri, zararlı alışkanlıkları bıraktıkları ve yeni bir yaşam tarzı edindikleri özel bir dönemdir.  

Dış gebeliğin diğer adı ektopik gebeliktir. Yumurtalıktan atılan yumurta hücresi, rahim ağzı yoluyla rahmi geçip gelen spermlerden biri ile, döl yatağında (rahimde) karşılaşır ve tüplerde spermler arasında en iyi olanı yumurta ile döllenir. Tüplerde döllenen yumurta normalde rahime gider ve oraya yerleşir ve büyümeye başlar, ardından fetüs oluşur.